mineral

Bahar Yorgunluğu: Belirtileri Nelerdir, Nasıl Geçer?

Bahar yorgunluğu olarak da tariflenen mevsimsel duygudurum bozukluğu, kişinin ruhsal durumu, enerji düzeyi, uyku süresi ve kalitesi, iştah durumu ve yeme alışkanlıklarının yanı sıra sosyal yaşamında çeşitli aksaklıklara yol açabilen oldukça önemli ruh sağlığı sorunlarından biridir. Zamanında ve doğru şekilde uygulanan girişimlerle kontrol altına alınmadığı takdirde kişide çok daha depresif belirtilere yol açabilen bahar yorgunluğu hakkında doğru bilgi sahibi olmak; erken evrede ortaya çıkan bulguları fark edip hızlı şekilde kontrol altına almak son derece önemlidir. 

Bahar Yorgunluğu Nedir?

İlk kez 1984 yılında Rosenthal ve arkadaşları tarafından “Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu” şeklinde tanımlanmış olan bahar yorgunluğu, 1987’den beri Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından oluşturulmuş DSM tanı sistemlerinde yer alan önemli ruh sağlığı problemlerinden biridir. Kişinin uyku düzeninden beslenme alışkanlıklarına, fiziksel enerji düzeyinden zihinsel algılayış biçimlerine kadar pek çok alanda önemli değişikliklere yol açan bu durum, mevsim normalleri ve gün ışığı ile temas düzeyiyle doğrudan ilişkili olup, ilkbahar ve sonbahar olmak üzere iki mevsim geçişinde pik yapma eğilimindedir. Mevsimsel değişikliklerin yaşandığı bu dönemlerde düzenli ve tekrarlayıcı olarak ortaya çıkan depresif duygu durumunda ve davranış biçimlerinde genellikle mevsim geçişinin son bulması ile birlikte gerileme görülür. 

Mevsimsel değişikliklerin yoğun olarak hissedildiği dönemde kişide enerji kaybı, ruhsal çökkünlük, sosyal açıdan geri çekilme isteği, odaklanma ve dikkati sürdürme fonksiyonlarında azalma, gerek iş yaşamında gerek günlük yaşamda işlev kaybı gibi son derece ciddi fiziksel ve ruhsal değişiklikler ortaya çıkar. Toplumun %31-50 oranında geniş bir kesimini etkileyen mevsimsel duygudurum bozukluğu problemine karşı kadınların, hormon düzeylerinde görülen ani değişiklerden dolayı erkeklere oranla daha fazla risk altında olduğunu söylemek mümkündür. Bununla birlikte mevsim değişikliklerine uyum sürecinde yaşanan zorlukların yalnızca insanlarda değil, doğada ve hayvanlarda da yoğun bir biçimde hissedildiğini ifade etmek faydalı olacaktır. 

Bahar Yorgunluğu Nedenleri Nelerdir?

Mevsimsel özellikli depresif duygudurum bozukluğuna yol açan faktörler tanımlarken fotoperiyodik varsayım ve faz kayması olmak üzere iki farklı mekanizmadan bahsetmek mümkündür. 

Fotoperiyodik etki ve melatonin düzeyinin artması 

Fotoperiyodik varsayım olarak adlandırılan görüşe göre, bahar yorgunluğu doğrudan kişinin gün ışığı ile temas yoğunluğuna ve bu sayede salgılanan melatonin hormonu düzeyine bağlı olarak ortaya çıkar. Beyinde yer alan mercimek tanesi büyüklüğündeki epifiz bezinden salgılanan melatonin hormonu, uykuya geçişi kolaylaştırır, sağlıklı uyku örüntüsü oluşturur ve ışık ile temas durumunda hızlı biçimde baskılanarak uyku yoğunluğunu azaltır. Özellikle mevsimsel etkili depresif bozukluk tanısı almış olan hastalarda belirgin dalgalanmalarla seyreden bu hormon düzeyi, sirkadiyen ritim olarak da bilinen biyolojik uyku ritmi üzerinde kritik role sahiptir. Mevsim geçişleri sırasında özellikle kış aylarında gündüz saatlerinde salgılanan melatonin hormonunun kişide uyku haline ve depresif duygu durumuna yol açtığı ortaya konmuştur.

Faz kayması ve serotonin düzeyinin azalması

Bahar yorgunluğuna neden olan ve faz kayması olarak tanımlanan bir diğer faktör ise mevsim geçişleri sırasında güneş ışığına çok daha az süre ile temas eden kişilerin biyolojik uyku ritimlerinde görülen değişikliklere ve suprakiazmatik nükleus tarafından düzenlenen moleküler ritim ile sağlıklı uyku döngüsü arasındaki senkronizasyonun sağlanamamasına değinir. Faz kayması hipotezine göre özellikle mevsimsel geçiş dönemlerinde güneş ışığından yeterince faydalanılamadığı için beynin gerekli merkezleri doğru biçimde uyarılmaz. Buna bağlı olarak mutluluk hormonu olarak da bilinen serotonin yapımı azalırken melatonin düzeyi fazlasıyla artış gösterir. Bu durum kişinin mevsim geçişi boyunca yoğun uyku isteği, halsizlik, içe kapanma, enerji kaybı gibi hem fiziksel hem ruhsal açıdan çeşitli problemlerle karşılaşmasına neden olur. Sirkadiyen uyku ritmi ve retinohipotalamik-hipofiz ekseni olarak adlandırılan ışık-melatonin-uyku mekanizması, uyku ile ilişkili pek çok bozuklukla birlikte bazı ruhsal sağlık sorunları ile de doğrudan ilişkilidir. Bu nedenle gerek uyku problemlerini erken dönemde fark edebilmek, gerekse mevsimsel ruh hali değişikliklerinin kronik depresif duygudurum bozukluklarına yol açmasını önlemek için bahar yorgunluğu belirtileri hakkında bilgi sahibi olmak son derece önemlidir. 

Bahar Yorgunluğu Belirtileri Nelerdir?

Bahar yorgunluğu ile ortaya çıkan belirtiler sıklıkla diğer depresif duygudurum bozukluklarında da görülen şikayetlere benzer şekildedir. Ancak “atipik” olarak adlandırılan bazı belirti ve bulgular da meydana gelebilir. Bahar yorgunluğu ile birlikte görülen yaygın belirtiler şunlardır:

Enerji kaybı

Bahar yorgunluğu ile birlikte ortaya çıkan en yaygın şikayetlerden biri halsizlik hissi ile tariflenen enerji düzeyinde azalma belirtisidir. Kişi genellikle mevsim geçişi dönemlerinde kendini fiziksel açıdan normalden çok daha yorgun ve bitkin hisseder.

Ruhsal açıdan bitkin hissetme

Diğer depresif bozukluklarda olduğu gibi bahar yorgunluğu tablosunda da yaygın görülen belirtilerden biri, ruhsal açıdan çökkünlük, bitkinlik hissidir. Kişi çevresinde gelişen olaylara eskiye oranla çok daha karamsar bir tutumla yaklaşır ve gerek iş gerek sosyal yaşamda uyumsuz davranışlar sergiler.

Sosyal olarak geri çekilme ve içe kapanıklık 

Bahar yorgunluğu ile birlikte ortaya çıkan depresif ruh hali, kişinin sosyal iletişim biçiminde bozulmalara, kendini ifade etmede güçlük yaşamasına ve bunun sonucunda sosyal olarak geri çekilme ve içe kapanma durumlarına yol açabilir. Özellikle mevsim geçişlerinde yaşanan sosyal kaygı bozukluğu, akla bahar yorgunluğunu getirmelidir. 

Odaklanma güçlüğü

Ruh halinde ani dalgalanmalar, kişinin etrafında olup biten olaylara karşı kayıtsız bir tutum takınmasına ve pek çok konuya karşı ilgi kaybı yaşamasına yol açar. Bununla birlikte odaklanmada güçlük ve dikkati sürdürmekte zorlanma gibi belirtiler de bahar yorgunluğu ile ortaya çıkan, son derece önemli şikayetler arasındadır. 

Uyku miktarında artış

Bahar yorgunluğu ile birlikte ortaya çıkan atipik bulgulardan ilki, kişinin uyku isteğinde yaşanan artış durumudur. Mevsim geçişi ve melatonin salgısı arasındaki güçlü ilişki, sağlıklı uyku düzenini sekteye uğratır ve bu dönemde kişi normalden çok daha fazla süre uyuma ihtiyacı duyar. 

İştah artışı ve aşırı yeme

Bahar yorgunluğu sırasında görülen atipik belirtilerden bir diğeri kişinin iştah düzeyinde ortaya çıkan ani artış ve aşırı yeme durumudur. Normal depresif bozukluklarda sıklıkla iştah kaybı görülürken bahar yorgunluğu ile gelişen duygudurum bozukluklarında aşırı yeme isteği sık karşılaşılan belirtiler arasındadır. 

Karbonhidratlı yiyecekler tüketme isteği

Mevsim geçişleri fotoperiyodik faktörler ve faz kayması gibi nedenlerle beynin hipotalamus ve hipofiz bezi gibi metabolizma üzerinde etkili olan bazı bölümlerinin işleyişini bozabilir. Bu durum kişide aşırı karbonhidratlı yiyecekler tüketme isteği doğurur ve hızlı şekilde kilo artışına neden olur.  

Tüm bu belirtiler bahar yorgunluğu ile ilişkili duygudurum bozukluklarında ortaya çıkabileceği gibi majör depresif bozukluk veya ruh halinde dalgalanmalara yol açan diğer psikiyatrik hastalık durumlarında da görülebilir. Bu nedenle bahar yorgunluğu tanısını doğru şekilde koyabilmek, tedavi ile ilgili girişimleri zamanında uygulayabilmek ve mevsimsel geçişli duygudurum değişikliklerinin daha ciddi depresif bozukluklara yol açmasını önlemek adına, yukarıda bahsedilen belirtilerden bir veya birkaçının varlığında alanında uzman hekimlere başvurmak son derece önemlidir.  

Bahar Yorgunluğundan Korunmanın Yolları Nelerdir?

Ruh sağlığı ile ilişkili pek çok rahatsızlık, mevsimsel alevlenmeleri beraberinde getirir. Şizofreniden depresyona kadar pek çok psikiyatrik hastalık türünün, kişinin güneş ışığına teması doğrultusunda artıp azalma eğiliminde olduğu söylenebilir. Bu nedenle bahar yorgunluğunu doğru şekilde tanımak hem mevcut hastalıkları kontrol altında tutmak hem de mevsimsel değişikliklere bağlı gelişen ruhsal problemlerden korunmak adına son derece önemlidir. Bahar yorgunluğundan korunmak için uygulanabilecek başlıca girişimler şu şekilde sıralanabilir: 

Gün ışığından en iyi şekilde faydalanın

Fotoperiyodik etki ve melatonin hormonunun salgı düzeyi ile doğrudan ilişkili olduğu bilinen bahar yorgunluğundan korunmak ve mevsimsel geçiş sırasında ortaya çıkan etkileri en hafif düzeyde atlatmak için öncelikle kişinin gün ışığından en verimli şekilde faydalanması önerilir. Özellikle kış mevsiminde güneş ışığı ile yeterince temas etmeyen kişilerde, beynin nucleus raphe gibi bazı merkezleri doğru biçimde uyarılamadığı için serotonin yapımı azalır ve melatonin artışı ile seyreden depresif duygu hali ortaya çıkar. Bu nedenle bahar yorgunluğundan korunmak için öncelikle gün ışığından maksimum verim elde etmeye özen göstermek gerekir. 

Biyolojik uyku ritmini destekleyin

Sirkadiyen ritim olarak da adlandırılan biyolojik uyku ritmini korumak, gerek fiziksel gerek ruhsal sağlığı sürdürebilmek adına son derece önemlidir. Sağlıklı ve kaliteli bir gece uykusuna sahip olmayan kişilerde odaklanma bozukluğu, dalgınlık ve dağınık zihin, dikkati sürdürmekte güçlük, ilgi ve enerji kaybı gibi bilişsel değişikliklerin yanı sıra bağışıklık sisteminde zayıflama, enerji metabolizmasında bozulma, insülin gibi önemli hormon salgılarında düzensizlik benzeri fiziksel sağlık problemlerinin yaşanma riski artış gösterir. Bu nedenle gerek ruhsal gerek fiziksel sağlık bütünlüğünü korumak için biyolojik uyku ritmini desteklemeye özen göstermek gerekir. 

Işık tedavisi uygulayın

Fototerapi olarak da bilinen ışık tedavisi, uzun yıllardır bahar yorgunluğu gibi mevsimsel değişikliklere bağlı ruhsal hastalıkların tedavisinde tercih edilen son derece etkili yöntemlerden biridir. Bahar yorgunluğunun ortaya çıkışında rol oynayan faz gecikmesi ve fotoperiyodik denge bozukluğu gibi durumlar, ışık tedavisi ile kolayca kontrol altına alınabilir. Birden fazla mekanizma ile çalışan ve biyolojik uyku ritmini düzenleyerek bahar yorgunluğu üzerinde olumlu etki gösteren ışık tedavisi, melatonin salgısını kontrol altına alarak hastalığın seyrini iyileştirir. Mevsimsel duygudurum bozukluğu yaşayan kişilerin uyanır uyanmaz ortam aydınlatmalarını açması, gerek suni gerek doğal ışık kaynakları ile daha fazla temas etmesi önerilir. 

Bahar Yorgunluğu Ne Kadar Sürer?

Mevsim geçişleri sırasında ortaya çıkan depresif duygudurum bozukluğu genellikle 2 ay kadar sürer ve psikolojik uyumun sağlanması ile birlikte hafifleme eğilimi gösterir. Birçok psikiyatrik hastalık, mevsim normalleri ile doğrudan ilişki içerisindedir. Örneğin kış mevsimi ile majör depresyon hastalığının görülme sıklığı ve şiddeti artarken, yaz mevsimi ile öfori (coşkunluk hali) ve mani (abartılı ruhsal iyilik) tabloları arasında oldukça güçlü bir ilişki saptanmıştır. Bu nedenle kişi kendisinde fark edilen ruhsal ve fiziksel değişimleri yakın takip etmeli, bahar yorgunluğuna işaret eden birden fazla bulgu varlığında vakit kaybetmeden alanında uzman hekim kontrolüne başvurmalıdır. 

Bahar Yorgunluğuna Karşı Nasıl Beslenmeliyiz?

Mevsim geçişleri sırasında ortaya çıkan ani değişiklikler, kişinin hem fiziksel hem ruhsal sağlığını bütünüyle etkileyebilir. Bu dönemde iyi uyumak kadar doğru ve dengeli beslenmeye özen göstermek, gerekirse destekleyici vitamin ve mineral takviyeleri almak son derece önemlidir. Bahar yorgunluğundan korunmak için her birey, yaşına ve ihtiyacına uygun kalori alımına özen göstermeli; aşırı karbonhidratlı besinlerden kaçınırken organik sebze ve meyve tüketimine ağırlık vermelidir. Bu dönemde gerekirse kişiye uygun olarak geliştirilmiş takviye edici gıda destekleri alınabilir. Vitamin ve mineral desteğine gereksinim duyan bireylerin kullanımına uygun olarak geliştirilmiş Pharmaton® Vitality® Tablet, içeriğindeki A, B6, B12, C, D vitaminleri ve folik asit, çinko, demir, bakır, selenyum ile bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur. Pharmaton® 50+, 50 yaş ve üzerindeki kişilerin günlük besin takviyesi ihtiyaçlarını desteklemek üzere geliştirilmiştir. İçeriğinde bulunan B1, B2, B6, B12, C vitaminleri ve Bakır, Demir ise normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunurken, Omega 3 kalbin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.

Yayınlama Tarihi: 2023-03-27
Son güncellenme Tarihi: 2023-03-27

Referanslar

Nereden Satın Alabilirim?

Pharmaton®’u eczanelerden satın alabilirsiniz.

Size en yakın eczaneyi bulmak için tıklayın.

Eczane bul